belgin temur
Kızılay
Kızılay, Amerikan Kızılhaçı’nın desteğiyle 5. ve 6. sınıf öğrencilerine yönelik bir kitap hazırlattı. Prof. Mikdat Kadıoğlu imzalı “Güvenli Yaşamı Öğreniyorum” da doğal afet sırasında yapılması gerekenler anlatılıyor. Amaç Amerika’da olduğu gibi önce çocukları, sonra da büyükleri eğitmek.
Birçok konuda eski kuşaklara göre şanslı olan günümüz çocukları, terör olayları, doğal afetler nedeniyle daha talihsiz. Öğrenmeleri gerekenler de farklılaşıyor. Kızılay, Amerikan Kızılhaçı’nın önerisi ve maddi desteğiyle farklı bir yol izliyor. “Amerika’da emniyet kemeri kullanımının, çocuklara bu bilincin verilmesiyle yaygınlaştığı”ndan yola çıkılarak, öğrencileri eğitmek ve onların kanalıyla ailelerini bilgilendirmek üzere bir kitap hazırlandı. Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu’nun 5. ve 6. sınıflara dağıtılmasını önerdiği “Güvenli Yaşamı Öğreniyorum” adlı kitabı İTÜ Meteoroloji Mühendisliği bölümü öğretim üyesi Prof. Mikdat Kadıoğlu yazdı. Kitap, afet risklerine göre seçilen 40 il ve ilçedeki okullara ücretsiz dağıtıldı. Türkiye’nin daha çok yolu olduğunu söyleyen Prof. Miktad Kadıoğlu ile konuştuk.
Kitabın yazarı olarak neden sizi seçtiler?
Ekibi Amerikan Kızılhaç’ı bir araya getirdi. 31 doğal afet var. Bunlardan 3’ü dışında (deprem, kaya ve volkan) 28’i hava ile ilgili. Yani meteoroloji afetlerle iç içe. Ben ABD Acil Yönetim Merkezi’nden eğitim alıp, sertifika sahibi olan Türkiye’deki 31 afet yöneticisinden biriyim.
Böyle bir kitap Türkiye’de ilk mi?
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde en son afet hatırlanır. Modern afet yönetiminde zararları azaltıp, mevcut riskleri ortadan kaldırmak gerekir. Yani risk yönetimi. Türkiye’de risk yönetimi bilinci verilmeli. Hep afet beklendi. Kitap, risk yönetimine yönelik.
Risk yönetimi bilinci verilmeye çocuklardan mı başlanıyor?
Afet yönetiminde devletten bir şeyler bekleniyor. Bu iş bireysel olmalı. Bunun için gazete, TV, radyo gibi kanallar, okul ve cami gibi mekanlar kullanılmalı. Kitapta tüm afetleri ele aldık.
Kitapta afetler dışında, nükleer ve kimyasal silahlar da yer alıyor. Bunlar çocukları ürkütmez mi?
Aslında bu eğitimin anaokulundan başlaması gerekiyor. Ama MEB Talim Terbiye Kurulu kitabı 5. ve 6. sınıflara uygun buldu. ABD’de emniyet kemerinin kullanımının yaygınlaştırılmasında önce çocukları eğittiler, onlar büyükleri zorladı. Bu kitap da onu amaçlıyor.
Çocuklara tehlike anında yapılacakların prova edilmesi öneriliyor. Psikolojileri bozulmaz mı?
Kitap hazırlarken pedagoglar vardı. Konuları çocukları korkutacak şekilde vermedik. “Kolunuz, bacağınız kopar” gibi sözler yok. Temel davranışların reflekse dönüşmesi gerekiyor ki, yapılması gerekenleri hatırlasınlar. Sadece okuyup bilmek yeterli olmaz. Bunun için de oyun araç olarak kullanıldı.
Afet yönetimi bilincini geliştirmek için ne yapalım?
Her il, ilçe, belde afet takvimi hazırlamalı. Halka eğitim verilmeli. Türkiye’de bu iş deneme yanılma yöntemiyle gidiyor. Anaokulu çocuklarına şarkılar, resimlerle eğitim verilmeli. Sivil Savunma memurları, arama kurtarma timleri kuruluyor. Oturup 50 yıl deprem mi bekleyecekler? Ekiplerin topluma eğitim vermesi gerekiyor. Eğitim alanlar kitleleri eğitmeli ki, afet döneminde halk “Nerede bu devlet” diye bağırmasın. Diyelim ki deprem oldu. Altın saatler dediğimiz zaman diliminde siz kendinizle baş başasınız. Dolayısıyla kendinize yeterli olmanız lazım. Ekipler çok sonra gelebilir.
Dr. Bengi Semerci-Çocuklar daha duyarlı olabiliyor
Çocukları irite etmeden bilgi sahibi yapmak psikolojilerini olumsuz etkilemez. Büyük bir deprem geçirdik. Kabul etsek de etmesek de terör olgusu var. Çocuklara, bu olaylarla karşılaştıktan sonra anlatmaktansa, yaşlarına uygun metotlarla bilgi vermek daha uygun. Onlar kanalıyla büyükleri eğitmek yardımcı bir yöntem. Çocuklar bazı konuları öğrendikleri zaman daha duyarlı olabiliyorlar ve yetişkinleri uyarıyorlar. Ama büyüklere de mutlaka ayrı bir eğitim gerekiyor.
Uzm. Pedagog Belgin Temur - Önlemleri bilmek korkuyu azaltır
Bilgi sahibi olmak, o konuda var olan korkuyu önlemede yardımcı olabilir. Davranış düzeyinde hazırlıklıysak, böyle bir korkuyla baş etmek daha kolay. Çocuklar afetler karşısında eğitilirlerse, olmamış bir şeyin korkusunu daha az yaşarlar. Televizyonda izledikleri olaylar, savaş gibi şeyleri uzak da olsa çok genelleştiriyorlar. Önemli olduğunu bilmek onlara psikolojik olarak yardımcı olur.