Nihal Deniz


Öfke Balonum Patlarsa

‘Öfke rüzgar gibidir; bir süre sonra diner ama birçok dal kırılmıştır.’
Mevlana

Aramızda soğukkanlı, en sakin ve kendine hakim olanlarımız bile ara sıra öfkelerini kaybedebilir. Öfkeli duygulardan her zaman kaçınamayız. Öfkenin bizi ele geçirmesine izin verdiğimiz anlarda, daha çabuk sakinleşmenin ve hem kendimize hem de başkalarına en az zararla atlatmamızın yolları vardır. Farkındalık çalışmaları bu açıdan bize yardımcı olur; yeni bir başlangıç yapmak, sakin bir ruh hali ve hatta öfke duygusunun içindeyken imkansız görünen duruma farklı çözümler sunabilir.

Öfke deneyimi oldukça can sıkıcı olabileceğinden bazen mizah bize yardımcı olabilir. Eğer görsel bir kişiyseniz, dalgıç olduğunuzu düşünüp vücudunuzun su altı dünyasına daldığınızı veya aslanın ağzını açıp başınızı içeri soktuğunuzu hayal edin. İşitsel bir kişiyseniz "Hadi öfkelen, duvarları yık," veya "Sanırım burada durup nefesimi sonsuza dek tutacağım " gibi eğlenceli bir şarkı söyleyin. Dokunsal bir kişilik yapısına sahipseniz kendinizi bulut yatağınızda uyurken hayal edin. Daha sonra şu adımları deneyin. 

Öfke patlamasından sonra yapabileceklerimiz:
1. Mümkünse kendinize ve etrafınızdakilere bir mola hediye edin. Ne kadar zamanınız olduğuna ve ihtiyacınıza bağlı olarak üç dakika veya 10 dakika olabilir. Farklı bir alana geçebilirsiniz.

2. Duygunun bedeninizde size nasıl tepki verdiğine bakın.
Öfke hislerini keşfedin. Onları uzaklaştırmaya çalışmak iyi gelebilir ama bunun yerine, vücudunuzu araştırın. Yoğunlukları artıyor mu yoksa azalıyor mu? Değişiyorlar mı? Eğer öyleyse, hareketlerini takip edebiliyor musunuz?
Fark et bedeninde neler oluyor? Sanki bir tarayıcı varmış gibi içeride, ayak parmak uçlarından başın tepesine doğru tüm bedeni tara. Eğer tuttuğun sıktığın bir yerler varsa buraları yere doğru yumuşatıp gevşetmeye başla.

3. Şimdi, deneyimlediğiniz şeyi sessizce adlandırabilecek misiniz bir bakın. 
"Öfke" ile başlayın ve ardından farkındalığınızı, hissettiğiniz öfkenin yoğunluğuna odaklanacak kadar geliştirip geliştiremeyeceğinize bakın.  Hayal kırıklığı mı, sıkıntı mı, kızgınlık mı, öfke mi? Doğru etiketi bulmak, tombalada bingo yapmak gibidir.’bingoo’

4. Öfkenize şefkat katmaya çalışın.
Öfke duygusu normaldir, insan olmanın bir parçasıdır; hepimiz zaman zaman bunu yaşarız. Bir annenin yeni doğmuş çocuğunu kucakladığı gibi kendi öfkenizi kucaklayabilecek misiniz bir bakın. Onu bu şekilde, hassasiyetle ve özenle tutarsanız ne olur?

5. Kendinizi affedin. 
Ne kadar çabuk affedebilirseniz, o kadar çabuk dengenize dönebilir ve bir sonraki mantıklı adımı atabilirsiniz. Unutmayın; kızmak öfkelenmek suç değildir! Kendinizi eleştirmek ve kendinizi zor durumda bırakmak, sizi yalnızca bir utanç ve kendi kendine zarar veren döngü halini alacaktır. Kendini affetmek, duygusal dengenin gizli güçlendiricisidir.

‘Öğrendim ki; bazen başkalarını affetmek yetmiyor. Bazen insanın kendisini affedebilmesi gerekiyor.’
- Ataol Behramoğlu

Nihal DENİZ
Çocuk Gelişim Uzmanı